31 Aralık 2016 Cumartesi

Almanya'da arı sahibi olma fırsatı

Merhabalar,
Tüm dostlarımın ve blog takipçilerimin  yeni yılını tebrik ederim. Umarım 2017 senesi ülkemize ve tüm insanlığa hayırlı olur.

1980li yıllar...
Yer Almanya...
O zamanlar Türkçe televizyon yok. 
Hatırladığım kadarı ile yabancı dillerde yayın yapan bir radyo vardı, akşamları yarım saat Türkçe yayın yapardı. Yabancı dilde yayın yaptığını nereden mi biliyorum? Bizim yayın başlamadan önce açardık radyoyu, beklerdik başında. İspanyolca anlatırdı da anlatırdı radyodaki kadın. Sonra Türkçe yayın başlardı. Memlekette neler olmuş dinlerdik. Yarım saatlik yayın çabuk biterdi. Hadi biz küçüktük, anlamazdık gurbetlikten, bilmezdik vatan hasreti nedir. Fakat büyüklerimiz öyle değildi. İlk gelenler çok sıkıntılar çekmişlerdi. Onlar seneler geçtiği halde hala alışamadılar buralara. ''E geri dönsünler'' demesi kolay, birde onlara sormak lazım. Evlatlar burada, torun torba burada... 

Küçükken okumayı çok severdim, babamın hediyesi olan Ömer Seyfettin'in kitaplarını kısa sürede bitirmiştim. Anlamadığım kelimeleri sorar öğrenirdim. Sağolsun babamda çok güzel izah ederdi. Babam her ne kadar uzun süre öğretmenlik yapamamış olsa da, tam bir eğitmen ve aynı zamanda da çok iyi bir pedagogdur. Torunları belki de bu yüzden dedelerini çok severler. 

Bir kaç senedir Türkiye'deler, Allah başımızdan eksik etmesin!  

1980li yılların sonlarına doğru Almanya Neu-İsenburg'daki Türkiye Gazetesi bürosuna ziyarete gitmiştik. Babam Gazeteye, ben ise Türkiye Çocuk Dergisine abone idim. Gazete sorumlusu Mehmet Oğuz Ağabey bana bir kitap hediye etmişti, Türk Sultanları Ansiklopedisi. O yıllarda Türkçe yayınlar kıymetli. Çünkü insanlarda memlekete olan hasret var, Milliyetçilik duyguları daha da yoğun. Şimdi uçak biletleri vs. daha uygun, canın istedi mi atla uçağa git. Ama işin unutulan bir tarafı var. Çocuklarımız...  Çocuklarımızın bir çoğu Türkçe biliyor, fakat yeterli derecede değil.  Türkçe okuyup yazmak büyük sorun oluşturuyor. Her eve Türkçe yazılı yayın girmeli!
Aksi takdirde ileride çok pişman oluruz. Okumanın en basit yolu günlük Gazete


Belki bir yazı dizisi, belki de Türk Milli takımının Dünya Kupası maçının detayları... Çocuklarımız ya da bize hitap eden bir şeyler illa ki olacaktır içeriğinde. Gelecek nesillerimizin kendi dilimizi konuşabilmesi için mutlaka Türkçe bir şeyler okutalım çocuklarımıza. Kendileri okuyacak yaşta değillerse, siz onlara akşamları 1 sayfa da olsa Türkçe kitap okuyun. 

Malum bloğum arıcılık bloğu, takipçilerim arıcılardan veya arıya merak duyanlardan oluşuyor. 
Almanya'da arıcılığa merak duyanları Arı sahibi yapmak ve aynı zamanda okumayı teşvik etmek için bir fırsat sunalım istedim



Arısı olupta sadece damızlık ihtiyacı olanlarda bu fırsattan istifade edebilirler


Türkiye gazetesine abone olun, sizde arıcılık dünyasına merhaba deyin. 


6 aylık abone olan herkese
40gram arı sütü ve 40€luk ek ödeme karşılığı 1 adet 2017 ana arılı bölme koloni (Ableger) veya 1 adet damızlık Ana arı
12 aylık abone olanlara 40gram arı sütü ve 3 adete kadar tanesi yine 40€dan olmak üzere bölme koloni veya damızlık ana arı veriyoruz. 
Kampanya 15 Şubat'a kadar geçerli olup, koloniler sınırlı sayıdadır. Koloni teslimatları Mayıs-Ağustos aylarında Frankfurt'ta yapılacak, damızlık ana arılar Almanya içerisinde istediğiniz adrese kargo ile canlı şekilde teslim edilecektir. Her türlü teknik destek, sezon boyunca, her haftasonu tarafımca verilecektir.
Abone olarak koloni sahibi veya Damızlık almak isteyenler adellal2010@gmail.com üzerinden bana ulaşabilirler.

Selam ve Muhabbetle 

10 Aralık 2016 Cumartesi

Oksalik asit ile son varoa mücadelesi

Merhaba,
Yeni sezona arıların sağlıklı başlayabilmeleri için yapılacak son bir işimiz kaldı. Oksalik asit...
Ben Almanya'daki kanunlardan dolayı bu asidi sıvı olarak kullanmak zorundayım. Yani %3,5luk oksalik asit damlatma metodunu uyguluyorum. Asit yoğunluğu ve kullanılan miktar ülkeden ülkeye değişiyor. Mesela 
Avusturya'da %3,5 veya 3,8 
İsviçre'de %2,1 veya 3,5
İtalya'da %4,2
Avusturya'da %3,8lik asidin koloni başı 6-8ml kullanılması tavsiye ediliyor. Ve 1 hafta sonra tekrar uygulama yapılabileceği belirtiliyor.
Gelecek sene Almanya'da %5,7lik bir ilacın çıkacağı söyleniyor 
Eczaneden aldığım 1 litrelik bu ilacın fiyatı bu sene 33Avro, ve sadece 2 üreticinin ilaçlarını kullanmamız serbest. Karışımı kendimiz hazırlasak maliyeti 30centi bile bulmuyor. Fakat kanuna göre varoa ile mücadele zorunluluğumuz (Behandlungspflicht) olduğu için, herhangi bir kontrolde ispat edebilmek için faturalı ilacı tercih ediyorum. Her arıcı yazılı olarak (Bestandsbuch) not almak zorunda. Faturaları saklamak yeterli mi bilmiyorum ama, laktik asidi bu listeye yazma zorunluluğu yok. Herhangi bir kontrolde, sadece laktik asit kullanıyorum diyebilirsiniz. AGT üyesi olduğum için bazı kolonilerime ilaçlama yapmayabiliyorum. 
Dönelim oksalik aside...
Oksalik asit yavrusuz dönemde çok etkili olan bir uygulama. Fakat son araştırmalara göre, kışın kovanda bulunan varoaların sadece %5i kapalı yavru gözlerine giriyor. Hava sıcaklığı -2derecenin altında ise yavru olsun veya olmasın, uygulanması tavsiye ediliyor. Salkımın sıkı olması, yavrusuz olmasından daha önemli. 

Damlatma metodunu her koloniye uygulamak tavsiye edilmesede, ben her kovana uyguluyorum. Bugüne kadar oksalik asitten hiç bir kolonim sönmedi. Arılara zarar verdiği kesin, fakat bu arılar genelde miladını doldurmuş arılar. Bu sebepten sıvı uygulama ikinci defa yapılmamalı! Asidin varoa kadar zararlı olmadığıda aşikar. Her arılı çerçeve arasına 5ml damlatarak, arı çok sıkı salkımdayken uygulamayı tercih ediyorum. Bu koloniye 20ml kullandım 
Her ne kadar koloni çok zayıfmış gibi görünsede, istisnasız her koloniye uyguluyorum. Ekim sonunda bu kovanda 7bin arı vardı
6 gün sonra kontrol ettiğimde çekmecede 350 civarı varoa vardı. Halen 7bin arısı olduğunu varsayarsak, varoa miktarı %5e ulaşmış. Yani arıya zarar dahi verse, bu uygulama kaçınılmazdı 

Çift katta kışlayan bir arımıza ise 40ml damlattım
Bu kolonide de 300 civarı varoa döküldü 

Bu sene bazı kolonilere varoa ilaçlaması yapmadım, o yüzden varoa basıncı bu kolonilerde yüksek. 
Formik asit uygulanan kolonilerde varoa miktarı az

Uygulama yapmadığım kolonilerden sönenler oldu. Şimdilik uçuş deliklerini kapattık, müsait bir zamanda petekleri eritilecek. Varoa basıncı fazla olunca, varoaları ballı petek gözlerinde bile görmek mümkün 

Bir diğer damızlık arı sönme noktasına gelmiş
Kalan bir avuç arısıyla ana arıyı MiniPlus çiftleşme kovanına aldık. Kış daha yeni başlıyor, bakalım kışı çıkarabilecek mi?

Senenin son 4 haftası çevredeki ilkokullarda, çocuklara arıcılıkla ilgili bilgiler vereceğim. 
Bu hafta 2. Sınıfa ders verdim. Çocuklar soruları tahtaya hazırlamışlar.
Arıların neden facet gözleri vardır?
Kraliçe nereden gelir?
Arılar uyur mu?
Arıların tuvalet ihtiyacı var mı?
Arılar ne kadar yaşar?
Kraliçe neden ölür?
Kraliçe ölürse ne olur?
Arıların gözkapakları var mı?
Arılar kendilerini temizler mi?
Arılar su içer mi?

1.Sınıftakilerden daha fazla terlettiler beni:) En özel bölüm ise çiftleşme kutusunda götürdüğüm arılar oldu:)
Müsade almadığım için çocukların resmini yayınlamıyorum. 22 kişilik sınıfta tek bir Alman çocuğun olması oldukça enteresan... Almanya doğum oranında Dünyada sondan ikinci diye biliyorum. Kedisini köpeğini bile insandan daha değerli tutan bir milletede bu yakışır zaten. Ne dersiniz, bir gün Almanyayı bir yabancı yönetir mi?